Bilim ve Din Sitesi


  • 05.14.2013
    Kitabımın gördüğü ilgi üzerine Cumhuriyet gazetesinin benimle yapmış olduğu yeni röportaj : Ateistlere Ayrımcılık Artıyor

    06.14.2012
    Kitabım Ateizmi Anlamak çıktı. Kitabı edinme seçenekleri için: Ateizmi Anlamak

    06.19.2012

    “İnanç Özgürlüğü Girişimi” / “Freedom of Religion or Belief Initiative” tarafından benimle yapılan röportaj bugün yayınlandı: Türkçe:İÖG İngilizce:FoRB

    01.12.2010

    Radikal gazetesinden Berrin Karakaş, bizimle Türkiye’de Ateizm üzerine yaptıkları röportajın küçük bir bölümünü şu yazıda yayınlamış: Türk Ateistler Rahatsız

    Röportajın tamamını şurada okuyabilirsiniz: Radikal röportajı

  • Anket Sonuçları

    Gönderen 19/01/2018 14:38

    İstatistiksel Veriler

    ABD’de üniversite öğrencileri arasında yapılan ve Chronicle of Higher Education’da yayınlanan bir ankete göre (19 Kasım 1986, sayfa 37), ABD üniversite öğrencilerinin yarısından çoğu yaratılışçıydı ve üçte biri hayaletlere, ölülerle haberleşmeye, uzaylıların dünyayı ziyaret ettiğine, yeti efsanesine, vs. inanıyordu. Bu sonuç günümüzde bilim eğitiminin, insanların beynine girmede tabloid gazetelerdeki sözde bilim (pseudo science) saçmalıklarından daha etkili olamadığının bir göstergesiydi.

    Ayrıca aynı anket, yaratılışçılığı benimseyen gençlerin kitap okumaya daha az eğilimli olduklarını ve not ortalamalarının da yaratılışçı olmayan gençlere nazaran daha düşük olduğunu gösteriyordu. Bu sonuç uzmanlar tarafından, yaratılışçı inanca sahip kesimin bilimsel bilgiye karşı sergilediği şüphe ve güvensizliğin bir göstergesi olarak yorumlanmıştı. Ohio’daki ortaokul ve lise biyoloji öğretmenleri arasında yapılan başka bir anket, çoktan seçmeli bir sorudaki 5 şık arasından “evrim teorisi”ni en iyi tanımlayan şıkkı ankete katılanların sadece %12’sinin doğru olarak tespit edebildiğini gösteriyordu.

    Eşit derecede ilginç bir başka anket bulgusu, yine Ohio’da, bu sefer okul müdürleri arasında yapılan bir ankette, anket katılanlarının %53’ünün yaratılışçılığın okullarda okutulması gerektiğini ve yer alacağı dersin biyoloji ve fen bilgisi dersleri olması gerektiğini düşünmesiydi. Bu ankete katılan okul müdürlerinin sadece %2’si “evrim teorisi”nin tanımını şıklar arasından doğru olarak seçebilmişti.

    Bunun yanında, TPM (The Philosopher’s Magazine) adlı felsefe dergisinin Internet sitesinde yapılan anket (1999), felsefe okuyan kesimin inanç konularında diğer kesime göre ne kadar bilinçli olduğunu gösteriyor.

    Ankete katılan 1000 okur arasında,

    Tanrı vardır diyenler %31, yoktur diyenler %69
    uzaylıların dünyayı ziyaret ettiğine inananlar %9, inanmayanlar %91
    Canlıların gelişiminde evrimin rol oynadığına inananlar %76, inanmayanlar %24
    İlk insanlar yaratılıp dünyaya konulmuştur diyenler %14, bunu kabul etmeyenler %86
    Etik (Ahlak)’ın kültüre bağlı olarak göreceli olduğuna inananlar %41, inanmayanlar %59
    İnsanların aya ayak basmadığına inananlar %2, bastığını düşünenler %98

    Aynı zamanda, Nature dergisi tarafından bilim adamları arasında yapılan anket, alanında etkili ve lider bilim adamları arasında, tanrı inancı oranının çok düşük olduğunu, ve bu sonucun 1914 yılında bilim adamları arasında yapılan benzer bir anketteki sonuçlara nazaran daha da düşük olduğunu tespit etti.

    Tanrı inancı konusunda,
    1914 yılında bilim adamlarının %27.7’si inançlı, %52.7’si inançsız ve %20.9’u agnostik idi.
    1933 yılında inançlı oranı %15, inançsız oranı %68 ve agnostik oranı %17 çıkmıştı.
    1998 yılında tekrarlanan aynı anket ise inançlı oranını %7, inançsız oranını %72.2 ve agnostik oranını da %20.8 olarak gösteriyordu.

    İnsan ruhunun ölümsüzlüğü konusunda ise,
    1914 yılında bilim adamlarının %35.2’si inançlı, %25.4’u inançsız ve %43.7’si ise agnostik idi.
    1933 yılında inançlı oranı %18, inançsız oranı %53 ve agnostik oranı %29 çıkmıştı.
    1998 yılında tekrarlanan aynı anket ise inançlı oranını %7.9, inançsız oranını %76.7 ve agnostik oranını da %23.3 olarak gösteriyordu.

    En yukarıda verdiğim, Amerikan halkı ile ilgili sonuçlara ek olarak da, o sonuçların 1988’den beri değişim gösterdiğini tespit eden bir anket sonucu var. Buna göre amerikan halkı arasında kendini inançsız olarak tanımlayanların oranı 1990’li yıllar içinde iki kat artarak %7’den %14’e çıkmış bulunuyor. Bunu da evrim konusundaki eğitime bağlıyorlar. Bilindiği gibi evrim mi, yaratılışçılık mı okutulmalı tartışması, 80’li yılların sonunda mahkemelere kadar gitmiş ve bilinçli arasında endişe yaratmıştı. Fakat sonuçta evrimin öğretilmesi ve yaratılışçılığın bilim derslerine sokulmaması konusunda karar alındıktan sonraki gelişmeler, yukarıda bahsettiğim sonucu yaratıyor.

    Bir başka ilginç nokta da Amerika’da bu kadar tartışılan bu yaratılışçılık konusunun, batı Avrupa’nın gelişmiş ülkelerinde bir problem bile olmaması. Internet’teki Amerikan ateist forumlarındaki tartışmalara Avrupa’dan katılan gençler, Amerika gibi gelişmiş bir ülkedeki bu ortama hayret ettiklerini belirtiyorlar. Bu durum bence batı dünyasının asıl kültürel gelişiminin Avrupa’da gerçekleşmiş olmasından, Amerika’nın ise sadece Avrupa’nın parası bol yatırımcılarını ve aynı zamanda bilim adamlarını, vs. çekerek bilim ve teknolojide gelişmesinden, yani bilimsel bilinç ve bilgi birikiminin asıl geliştiği ortam olmamasından kaynaklanıyor.

    Bir Cevap Yazın

    E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir